Header ads

Header ads
BU DESiFREYi OKUMAK iCiN .RESME TIKLAYIN KONU ARSiViNDEN DE BULABiLiRSiNiZ
» » » » » » » SALDIRI STRATEJiLERi BASLADI KUDÜS BASKENT iLAN EDiLDi






E. Tuğgeneral Nejat ESLEN(yeni ergenekon)

DÜNYA KOMPLOSU COK DiKKATLi iZLEYiN VE ASAGIDAKi SON GELiSMELERi OKUDUGUNUZDA  PLAN VE STRATEJiLERiNiN GERCEKLESTiGiNi ANLAYACAKSINIZ








MÜSLÜMANLARIN MABEDi 

PEYGAMBER EFENDiMiZiN 

2.Ci KABE (KIBLE)DEDiGi MESCiD-i AKSAYI YIKIP

 YERiNE HZ.SÜLEYMANIN TAHTINI 

iNSAA EDECEKLER

 SÖZDE 

YIKMA PLANI BASLADI!!!NasILmI?


Kudüs tüm Yahudilerin başkenti ilan edildi

image00111.jpg

İsrail Parlamentosu Knesset, Kudüs’ün tüm Yahudilerin başkenti olduğuna dair bir anayasa değişikliğini onayladı.

 

İsrail Parlamentosu (Knesset), Kudüs’ün sadece İsrail devletinin değil, tüm Yahudilerin başkenti olduğuna ilişkin bir anayasa değişikliğini onayladı.

Ulusal Birlik-Ulusal Dinci Parti ittifakı tarafından sunulan değişiklik önerisi, koalisyon partilerinin milletvekillerinden de destek bulunca, 12′ye karşı 58 oyla kabul edildi.

Anayasa değişikliğinin mimarlarından, ittifakın Ulusal Dinci Parti kanadı lideri milletvekili Zevulun Orlev, “Tüm vatandaşların dışında, tüm Yahudilerin özellikle başkent olarak benimsemesi gereken bir Kudüs var” dedi.

Değişikliğe karşı çıkan milletvekillerinden Avşalom Vilan, değişikliği “saçmalık” olarak nitelendirdi ve barış sürecinin çökmesinden endişe duyduğunu söyledi.

Meretz Partisi üyesi Vilan, “Kudüs konusunda bir çözüm sağlanmasını imkansız kılmak için, siyasi nedenlerle kendi kendimizi kandırıyoruz” diye konuştu ve Kudüs’ün aynı zamanda kurulacak Filistin devletinin de başkenti olacağını vurguladı.



KOMPLO PLANLARI





ABD’nin Psikolojik Harekât Stratejisi

Türkiye’de tıkır tıkır işliyor…

image00135.jpg

 Yeni yayımlanan ABD Psikolojik Harekat Stratejisi, kendi çıkarlarını halkla ilişkiler yönüyle korumanın yöntemlerini ve araçlarını sıralıyor. Bu kapsamda, kamuoyu önderleriyle, gazetecilerle, siyasilerle, gençlerle ve kadınlarla ilişkilerin geliştirilmesini öneriyor. ABD’nin stratejisi bu konuda Türkiye’de ne gibi çalışmalar yapıldığı sorusunu da gündeme getiriyor.

11 Eylülden sonra hem ABD hem de dünya için yeni bir süreç başladı. 11 Eylül sonrasında ABD küresel üstünlüğünü sürdürme gayretlerini terörle küresel savaş anlayışına dayandırdı; yeni süreçte izlenecek yol haritasının esaslarını belirlemek amacı ile 2002 yılı Eylül ayında ABD’nin Ulusal Güvenlik Stratejisi yayınlandı ve bu strateji belgesi, temel esasları değişmemekle birlikte 2006 yılı Mart ayında tadil edildi.

2002 Yılında Ulusal Güvenlik Stratejisi’nin yayımlanmasından sonra bu büyük stratejinin temel esaslarına göre ve bu büyük stratejiyi desteklemek amacı ile değişik alt stratejiler de yayınlanarak uygulama alanına koyuldu. Bu stratejilerden biri de 7 Temmuz 2007 tarihinde, “Halkla İlişkiler ve Stratejik İletişim İçin ABD Ulusal Stratejisi” başlığı ile yayınlanan psikolojik harekat stratejisi oldu.

Psikolojik harekat stratejisinde öncelikle, ABD Ulusal Güvenlik Stratejisi’nin esasını oluşturan şu ulusal hedefler hatırlatılıyor;

İnsan haysiyetinin gereği olan değerleri savunmak, teröre karşı ittifakları güçlendirmek, bölgesel çatışmaların yayılmasını önlemek, kitle imha silahlarından kaynaklanan tehditleri önlemek, küresel ekonomik büyümeyi cesaretlendirmek, kalkınma çemberini genişletmek, diğer küresel güç merkezleri ile işbirliği yapmak, 21. yüzyılın sorunlarını ve fırsatlarını karşılamak için Amerikan ulusal güvenlik kurumlarını yeniden yapılandırmak.

ÖNCELİKLİ HEDEF


ABD psikolojik harekat stratejisi, “
Amerika’nın en temel değerlerinden köklerini aldığı şekli ile umut ve fırsat için olumlu bir vizyon sunmayı” öncelikli stratejik hedef olarak belirtiyor. Bu değerler içinde özgürlük, insan haysiyeti, eşitlik, hukukun üstünlüğü, yönetimi seçme özgürlüğü, eğitim ve refahın yayılması değerlerine vurgu yapılıyor.

Stratejide, “Özgürlüğü ve barışı tehdit eden azılı ifratçıların hareket serbestisini kısıtlamak ve onları izole etmek” ikinci psikolojik harekat stratejik hedefi olarak yer alıyor. Bu kapsamda demokrasinin ve iyi yönetimin geliştirilmesi, Müslüman topluluklara aktif bir şekilde angaje olmak, terörist liderleri ve organizasyonları izole etmek ve onların güvenilirliğini yok etmek, terörün politik sonuçlara ulaşmada kabul edilebilir bir taktik olduğu anlayışını gayri meşru kılmak, Batı’nın bütün dinlere açık olduğunu göstermek alt hedefler olarak sayılıyor.

Amerikalılar ile dünyanın değişik ülkelerinde yaşayan, değişik kültürlere ve inançlara mensup insanları arasında, müşterek çıkarlar ve değerler geliştirmek” ise ABD’nin üçüncü stratejik psikolojik harekat hedefini oluşturuyor. Ekonomik fırsatların geliştirilmesi, çatışmalarda barışçıl çözümlerin desteklenmesi, bilimsel işbirliğinin artırılması, hastalıklarla mücadele edilmesi ve çevrenin korunması ise bu kapsamdaki tedbirler arasında sayılıyor.

ABD psikolojik harekat stratejisinin en ilginç bölümünü ise stratejik hedef kitleyi açıklayan kısım oluşturuyor. Stratejide, “kilit etkileyicilerin” düşünceleri ile toplumda dalgalanmalar yaratabilen kişiler olduğu belirtiliyor ve bu kapsamda etki altına alınacak kişiler içinde “din adamları”, “eğitimciler”, “gazeteciler”, “kadın liderler”, “işadamı ve işçi liderleri”, “politika liderleri”, “bilim adamları” ve “askerler” sayılıyor.

Strateji, hedef kitle içinde “gençleri” “hassas nüfus” içinde vurguluyor ve öncelikle etki altına alınması gereken kitle olarak belirtiyor. Ayrıca “kadınlar, kızlar” ve “azınlıklar” da stratejide etki altına alınacak hassas nüfus içinde zikrediliyor.

TÜRKİYE’NİN EKSİKLERİ


Eğitim ve karşılıklı değişim” programlarının uygulanması, stratejide en etkili psikolojik harekat yöntemi olarak vurgulanıyor. Halkla İlişkiler Diplomasisi ve Halkla İlişkiler Bakan Yardımcılığına bağlı Politika Koordinasyon Komitesi, psikolojik harekat stratejisinin oluşturulmasında ve uygulanmasında eşgüdümü sağlayan merkez olarak görev yapıyor.

Yukarıda özü ile açıklanan ABD’nin psikolojik harekat stratejisi, konu ile ilgili olarak şu soruları gündeme getiriyor;

• Türkiye’nin psikolojik harekat (halkla ilişkiler ve stratejik iletişim) politikası (policy) var mı?
• Türkiye’nin bu politikaya uygun olarak geliştirilmiş “psikolojik harekat stratejisi” var mı ve uygulanıyor mu?
• Türkiye’nin ulusal çıkarlarını ve bu kapsamda “kilit etkileyicilerini” ve “hassas nüfusunu” da dış etkilemelere karşı koruyan “psikolojik harekata karşı koyma” stratejisi var mı, varsa uygulanıyor mu?
• Türkiye’de psikolojik harekat ve psikolojik harekata karşı koyma stratejilerini geliştirmede ve uygulamada eşgüdümü sağlayacak bir birim var mı, varsa çalışıyor mu?
• Türkiye’de dış güçlerin etki altına girmiş olan bu amaçla çalışan “kilit etkileyiciler” biliniyor ve takip ediliyor mu?
• Türkiye’de bölücülüğe karşı uygulanması gereken devlet stratejisini destekleyen “bölücülüğe karşı psikolojik harekat stratejisi var mı”, varsa uygulanıyor mu?

E. Tuğgeneral Nejat ESLEN(yeni ergenekon)



AMBLEM HACLI SEFERINI YILANIN AGZINDAKIDE MÜSLÜMAN ASKERI SiMGELIYOR




İTALYAN MARKASI Alfa Romeo’nun ambleminde kullanılan figüre dikkatlice bakın..

Yılanın ağzındaki adam Türk askerini, yandaki haç ise Haçlı Seferi’ni temsil ediyor

İtalya Reform Bakanı Roberto Calderoli yaptığı açıklamada, "Papa, 5. Pio ve 11. Innocenzo gibi mücadele etmeli" diyerek Haçlı Seferlerini başlatan papaları Benedict’e örnek göstermişti...

Ancak İtalya’daki Türk ve Müslüman düşmanlığı, kendini bilmez bir şekilde öfke kusan bu bakanla sınırlı değil.. İtalyanlar’ın Tük-Müslüman düşmanlığı ile Haçlı Seferleri sevdasının kökenini size gene biz bu sayfada belgeleriyle açıklıyoruz....

İtalyanların ünlü markalarından biri olan Alfa Romeo arabalarının amlebiminde yer alan figüre lütfen bir kez daha dikkatlice bakınız. O figürde yılan bir insanı yutuyor. Figürde ayrıca bir haç işareti yer alıyor..

Alfa Romeo’nun resmi web sitesinde bu figürün anlamı orjinal dilde şöyle anlatılıyor: "...the right-hand portion shows the Visconti serpent / dragon devouring an enemy." Tercümesi ise şu: "Amblemin sağ tarafı Viskonti yılani / ejderhası tarafindan yenilen düşmanı göstermektedir.."

Peki bu düşman kim?

Bu sorunun cevabı ise "alfa sahipleri platformu" adıyla kurulan, Alfa Romeo kullanan zenginlerin sitesinde yazılı..

Bu sitede ise figürün anlamı orjinal dilde şöyle anlatılıyor: "The First Crusade was relatively successful and upon returning, a defeated Saracen was placed in the serpent’s mouth as a symbol of victory."

Bu sözlerin anlamı ise şöyle:

""Göreceli olarak basarılı olan 1. Haçlı ordusunun dönüşü üzerine, yenilmis bir Müslüman "Saracen" (İngilizce de daha cok Arap/Müslüman’ları tasvir etmekte
kullanılır, ama 1. Haçli Seferi, Malazgirt’te basarılı olduktan sonra Iznik’i bir kaç yil içinde başkent yapma şerefine erişmiş Selçuklu Devletine karşı düzenlendiginden "Saracen" Türk/Müslüman anlamina kavusuyor artık) zaferin simgesi olarak bir yılanın ağzına yerleştirilmiştir".

Amblemin sol tarafındaki kırmızı haç ise, Haçlı seferine çıkanlara, baspsikopos tarafından ilahi yardımın Hristiyan ordusuyla beraber olması için verilmiş flamanın bir figürüdür. "


Görülen o ki arkadaşlar değişen sadece Müslümanlar.
Hıristiyan veYahudiler hala haçlı davalarını devam ettiriyorlar. Anlayana bir söz yeter...




hacliseferleriiy1.jpg










Almanca bir kaynakta, yılanın ağızındakinin çocuk olduğu yaziyor:

"...das rote Kreuz aus dem Stadtbanner und die Schlange aus dem Wappen der Visconti. Eine Viper frisst ein Kind - Symbol aus der Zeit der Kreuzzüge im 12. Jahrhundert."

Tercümesi:

"...Visconti´nin* ambleminde ki kırmızı haç ve yılan. Bir Viper* çocuğu yiyor - sembol 12. yüzyılda ki Haçlı Seferleri´nden kalmıştır."

* Visconti: Alfa Romeo firmasını kuran ailenin soyadı.

* Viper: Bir yılan türünün ismi.

KAYNAK


İngilizce bir kaynakta ise yılanın ağızındakinin çocuk olduğu değil ama arap olduğu yazıyor:

"The coat of arms of the Visconti family, showing a snake swallowing a Saracen* (Arab). This had been a popular motif for military standards during the crusades of the 1100s and 1200s."

Türcümesi :

"Visconti ailesinin armasındaki yılan, bir arabı yerken görülmekte. Bu 1100´lü ve 1200´lü yıllarındaki haçlı seferlerinde popüler bir askeri motifti."

* Saracen: avrupalıların ortaçağda, Abbasilere ve Şam civarındaki müslüman araplara verdikleri isimdir.

KAYNAK


Aynı sembolü gösteren bir heykel:



Ve resimdeki şövalyenin sırtında da aynı sembol










TIP AMBLEMi ONLAR HERYERDELER  HER ALANI ELE GECiRDiLER







ORTADAKi YILANLARA BAKIN CUBUGA SARILILAR


BUDA BANA iSTANBULDA YERE BATAN SARNICINDA Kİ MEDUSAHEYKELiNi HATIRLATIYOR HEYKEL KADIN HEYKELi SACLARI VÜCÜDUNA DOLANMIS SEKILDE SACLARININ UCUNDAKi   


YILAN KAFALARI  SEYTANI TEMSIL EDER BIR TAKIM ÖRGÜTLERDE ÖZELLiKLE iSTANBULU TERCiH EDERLER O HEYKELiN ÖNÜNDE AYiN YAPARLAR VE KARAR ALIRLAR ÜLKEMiZiN  ASKERLER POLiSLERi DEGiL ASKERLERiMiZ KORUR BUNLARI 2 AY ÖNCESiNDEN BASLAR HAZIRLIKLAR.




iSTE MEDUSA HEYKELi TERSTiR SEBEBi SEYTANIN OLDUGU YERDE TERSLIK VARDIR HEYKELDE TERS ZATEN SEYTANI TEMSIL ETTIGI EN KOLAY DIREK BURDAN ANLASILABiLiYOR...







About irFaN DeRiN GüNDeM

Hi there! I am Hung Duy and I am a true enthusiast in the areas of SEO and web design. In my personal life I spend time on photography, mountain climbing, snorkeling and dirt bike riding.
«
Next
Sonraki Kayıt
»
Previous
Önceki Kayıt

Hiç yorum yok:

KÜRT ACILIMININ TÜM DESiFRESi

iYi iZLE AKP TÜRKiYEYi BÖYLE SATIYOR _______________________________________________________________________ OLASI BiR iSTANBUL DEPREMi OLURSA AMERIKA TÜRKIYEYI ISGAL EDER